30 Haziran 2008 Pazartesi

ŞİFA ALLAH(cc)'TANDIR.

Yoğun istek üzerine Rabbimizin isimlerinin manalarını toplu olarak veriyorum. Hangi isminin hangi derdimize karşılık geldiğini manalarına bakarak bulabilirsiniz. "Onlar inanmışlar, kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşmuştur. Dikkat edin, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur" [Ra’d, 13/28], "Sabah akşam Rabbinin adını zikret" [İnsan, 76/25], "Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar" [Âli İmran, 3/191]
Allah: Uluhiyete mahsus sıfatların (bütünlük ve üstünlük ifade eden bütün kemallerin) hepsini kendisinde toplayan. Bu ismi şerif isimlerin hepsini kendisinde toplar. Bir an bile yokluğunu farz etmek imkansız bulunan zat demektir. Bu ismi şerif ismi Azam'dır.
Er-Rahman: Ezelde yaratılmışlar hakkında hayır ve rahmet eden. Sevdiğini ve sevmediğini ayırt etmeyerek, bütün nimetlerinden istifadeye sunan.
Er-Rahim: Pek çok merhamet edici, verdiği nimetleri iyi kullananları daha büyük ve ebedi nimetler vererek mükafatlandıran.
El-Melik: Tüm kainatın sahibi ve tek, mutlak hükümdarı.
El-Kuddüs: Hatada, gafletten, aciziyetten ve her türlü eksiklikten çok uzak, pek temiz.
Es-Selam: Her çeşit arıza ve hadiselerden salim kalan, (her türlü tehlikelerden kullarını selamete çıkaran). Cennet'teki kullarına selam eden.
El-Mü'min: Gönüllerde iman ışığı uyandıran, kendine sığınanlara aman verip onları koruyan, rahatlatan. Burada bir açıklama yapmak gerekiyor:Bir şeye imanın üç aşaması vardır.
1- Kalp ile tasdik: Peygamberimiz'in Allah tarafından getirip, haber verdiği şeylerin doğruluğunu gönülden, hiçbirini diğerinden ayırt etmeden kabul etmek.Bu esastır.
2- Dil ile tasdik: Bu inancını dil ile söylemek.
3- İş ile tasdik: Yaptıklarıyla inancını doğrulamak. Bu üç özellği de kendinde bulunduran imanı benimsemiş, bütün ve parçalanmaz olduğunu göstermiş olur.
El-Müheymin: Gözetici koruyucu.
El-Aziz: Mağlup edilmesi mümkün olmayan galip.
El-Cebbar: Kırılanları onaran, eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan.
El-Mütekebbir: Her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren.
El-Halık: Her şeyin varlığını ve varlığı boyunca görüp geçireceği halleri, olayları tayin ve tesbit eden (bilen, belirleyen) ve ona göre yaratan, yoktan var eden.
El-Bari: Eşyayı ve her şeyin aza ve cihazlarını birbirine uygun ve mülayim bir halde yaratan.
El-Musavvir: Tasvir eden, her şeye bir şekil ve hususiyet veren.
El-Gaffar: Mağfireti pek çok olan.
El-Kahhar: Her şeye, her istediğini yapacak surette galip ve hakim. Kuvvet ve Kudretiyle herşeyi içinden dışından kuşatan.
El-Vehhab: Çeşit çeşit nimetleri daima bağışlayıp duran.
Er-Rezzak: Yaratılmışlara faydalanacakları şeyleri veren.
El-Fettah: Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran.
El-Alim: Her şeyi çok iyi, en iyi bilen.
El-Kabid: Sıkan, daraltan (zenginken fakir kılan… gibi).
El-Basit: Açan, genişleten, ferahlatan (fakirken zengin kılan… gibi). El-Kabid ve El-Basit ismi şeriflerinden anladığımız; Allah her kulunu çeşitli şekillerde imtihana tabi tutar.
El-Hafid: Yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan.(Şan ve şeref sabiyken rezil ediveriri).
Er-Rafi: Yukarı kaldıran, yükselten.( Allah Teala istediği kulunu da kaldırıverir üstün şerefli yapıverir.
El-Muiz: İzzet veren, ağırlayan.
El-Müzil: Zillete düşüren, hor ve hakir eden.
Es-Semi: Her şeyi işiten. Allah Teala’nın birini işitmesi diğerini işitmesine engel olmaz, insanlar gibi işitmek için gereken şartların hiçbirine ihtiyacı olmadan işitir. Herşeyi işitir kalpten geçenleri, geceleyin yürüyen bir karıncanın ayak seslerini, bir yaprağın düşüşünü ...
El-Basir: En iyi gören. Her şeyi her ne şartta olursa olsun gören.
El-Hakem: Hükmeden, hakkı yerine getiren
El-Adîl: Çok adaletli. Adalet sahibi.
El-Latif: En ince işlerin bütün inceliklerini bilen, nasıl yapıldığına nüfuz edilmeyen, en ince şeyleri yapan, ince ve sezilmez yollardan kullarına çeşitli faydalar ulaştıran.
El-Habir: Her şeyin iç yüzünden, gizli taraflarından haberdar.
El-Halim: Hilmi çok. (Suçluların cezasını vermeye gücü yettiği halde bunu yapmayıp, onlar hakkında yumuşak davranmak, cezalarını ertelemek)
El-Azim: Pek azametli (hakiki büyüklük Allah'ındır.).
El-Ğafur: Mağfireti çok.
Eş-Şekur: Kendi rızası için yapılan iyi işleri daha ziyadesiyle karşılayan. (iyililere daha iyisiyle karşılık veren)
El-Aliy: Pek yüksek olan. (Allah'tan üstün varlık düşünmek imkansızdır. Benzeri ortağı yardımcısı yoktur.)
El-Kebir: Göklerde ve yerde her yerde eşsiz ve tek büyük O'dur.
El-Hafiz: Yapılan işleri bütün tafsilatıyla tutan, her şeyi, belli vaktine kadar afat ve beladan saklayan.
El-Mukıt: Her yaratılmışın azığını veren.
El-Hasib: Muhasib= Herkesin hayatı boyunca yapıp ettiklerinin, bütün tafsilat ve teferruatıyla hesabını iyi bilen. Allah Teala neticesi hesapla bilinebilecek ne kadar şey varsa hepsinin neticesini hiçbir şeye muhtaç olmadan doğrudan apaçık bilir.
El-Celil: Celalet ve ululuk sahibi.
El-Kerim: Keremi bol. (Allah Teala Kerimdir, muktedirken affeder, va'dedince sözünü yerine getirir.)
Er-Rakıb: Bütün varlık üzerinde gözcü, bütün işler murakabesi altında bulunan.
El-Mucib: Kendine yalvaranların isteklerini veren.
El-Vasi: Geniş ve müsaadeci olan. (Allah'u Teala'nın kudreti ve rahmetinin ve diğer bütün sıfatlarının genişliği ve tükenmezliği, her zerrede görülüp duruyor, fakat insana en yakın yine kendi şahsıdır.
El-Hakim: Buyrukları ve bütün işleri hikmetli.
El-Vedud: İyi kullarını seven, onları rahmet ve rızasına erdiren, yahut sevilmeye ve dostluğu kazanılmağa biricik layık olan.
El-Mecid: Şanı büyük ve yüksek olan.
El-Bais: Ölüleri diriltip kabirlerinden çıkaran.
Eş-Şehid: Her zamanda ve her yerde hazır ve nazır olan.
El-Hak: Varlığı hiç değişmeden duran.
El-Vekil: İşleri yoluyla kendisine bırakanların işini düzeltip, onların yapabileceğinden daha iyisini te'min eden.
El-Kaviy: Pek güçlü olan. Allah Teala’ya hiçbir zaman dermansızlık güçsüzlük erişmez.
El-Metin: Çok sağlam olan.
El-Veliy: İyi kullarına dost.Allah sevgili kullarının dostudur.
El-Hamid: Ancak kendisine hamdü sena olunan, bütün varlığın diliyle biricik övülen.
El-Muhsi: Na mütenahi de olsa her şeyin sayısını bilen.
El-Mübi: Mahlukatı Maddesiz ve örneksiz olarak ilk baştan yaratan.
El-Muıd: Yaratılmışları yokettikten sonra, tekrar yaratan.
El-Muhyi: Can bağışlayan, Sağlık veren.
El-Mümit: Canlı bir mahlukun ölümünü yaratan.
El-Hay: Diri, herşeyi bilen ve her şeye gücü yeten. Allah teala diridir herzaman O'nu asla uyku uyuşukluk tutmaz.
El-Kayyum: Gökleri, yeri ve her şeyi tutan.
El-Vacid: İstediğini istediği vakit bulan.
El-Macid: Kadr ü şanı büyük kerem sahibi ve rahmeti bol.
El-Vahid (El-Ahad): Tek... Zatında, sıfatlarında, işlerinde , isimlerinde, hükümlerinde asla şeriki-ortağı- veya naziri-benzeri- dengi bulunmayan.
Es-Samed: Hacetlerin ihtiyaçların bitirilmesi ızdırapların giderilmesi için tek merci. Kendisine muhtaç olunan.
El-Kaadir: İstediğini istediği gibi yapmaya gücü yeten.
El-Muktedir: Kuvvet ve kudret sahipleri üzerinde istediği gibi tasarruf eden.
El-Mukaddim: İstediğini ileri geçiren öne alan.
El-Muahhir: İstediğini geri koyan, arkaya bırakan.
El-Evvel: Kendi varlığının evveli yoktur.
El-Ahir: Varlığının sonu olmayan.
Ez-Zahir: Aşikar olan. Allah'ın varlığı her şeyden aşikardır.
El-Batın: Allah Teala’nın varlığı hem aşikar hem gizlidir. O'nu görüp de bilemeyiz. Ama mademki mahluk var halıkı da olucaktır. Bütün hakikatler onun varlığına delalettir.
El-Vali: Bu muazzam kainatı ve her an olup biten hadisatı tek başına tedbir ve idare eden.
El-Müteali: Yaratılmışlar hakkında aklın mümkün gördüğü her şeyden, her hal ve tavırdan pek yüce olan.
El-Berr: Kulları hakkında müsait bulunan... İyiliği ve bahşişi çok olan.
Et-Tevvab: Tövbeleri kabul edip günahları bağışlayan.
El-Müntekım: Suçları, adaleti ile müstahak oldukları cezaya çarpan.
El-Afüv: Affı (Af intikamın zıddıdır.)çok olan.
Er-Rauf: Pek çok rahmetlidir.
Malikü'l mülk: Mülkün ebedi sahibidir.
Zü'l-Celali Ve'l-İkram: Hem büyüklük sahibi, hem fazlı kerem sahibi.
El-Muksit: Bütün işleri denk ve birbirine uygun ve yerli yerinde yapan.
El-Cami': İstediğini istediği zaman istediği yerde toplayan.
El-Ğaniy: Çok zengin ve her şeyden müstağni olan.
El-Muğni: İstediğini zengin eden.
El-Mani: Bir şeyin meydana gelmesine müsaade etmeyen.
Ed-Dar: Elem ve mazarrat verici şeyler yaratan.
En-Nafi': Hayr ve menfaat verici şeyler yaratan.
En-Nur: (Münevvir manasına)Alemleri nurlandıran, istediği simalara, zihinlere ve gönüllere nur yağdıran.
El-Hadi: Hidayet lütfeden, istediği kulunu hayırlı kılan, muradına erdiren.
El-Bedi': Örneksiz, misalsiz ve hayret verici alemler icat eden.
El-Baki: Varlığının sonu olmayan.
El-Varis: Servetlerin geçici sahipleri, elleri boş olarak yokluğa döndükten sonra, varlığı devam eden, servetlerin hakiki sahibi.
Er-Reşid: Bütün işleri ezeli takdirine göre yürütüp dosdoğru ve bir nizam ve hikmet üzere sonuna ulaştıran.
Es-Sabur: Çok sabırlı. Celle Celaluh.

Hiç yorum yok: