12 Eylül 2008 Cuma

ÖZLÜ SÖZLER

Acelenin meyvesi yanlışlıktır.
Aç kalmak, alçalmaktan hayırlıdır.
Açık kalpli, mert düşman, içinden pazarlıklı dosttan iyidir.
Adalet için en büyük talihsizlik, devleti idare edenin zalimliğidir.
Adalet, halkın dirliği ve düzeni, idarecilerin ise süsü ve güzelliğidir.
Ahmak, her lafın başında yemin eder.
Akıllı kişi, tecrübelerden ibret alan kimsedir.
Akıllı, insanların en mutlusudur.
Akıllının dili kalbindedir, ahmağın dili ise ağzındadır.
Akıllının tahmini, cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.
Alçak gönüllülük, ilimin meyvesidir.
Alçak gönüllülük, en büyük şereftir.
Arkadaşın hayırlısı, sana doğru yolda iyi delil olandır.
Asıl yetimler, anadan ve babadan yoksun olanlar değil, akıldan yoksun olanlardır.
Az ilmi olup da onunla amel eden, çok ilmi olup da amel etmeyenden hayırlıdır.
Az yemek yemek sağlıktır.
Azla yetinen kimse zengindir.
Babana saygılı ol ki, oğlun da sana saygılı olsun.
Bağışlamak, büyüklüğün şanındandır.
Başa kakmak suretiyle iyiliğini boşa giderme.
Beceremeyeceğin bir iş için söz verme.
Bildiği halde susmak, bilmediği halde konuşmak kadar çirkindir.
Bilge insan çalışmasına, bilgisiz de boş hayallerine güvenir.
Bilgin bir söz ehli olamıyorsan, hiç olmazsa dikkatli bir dinleyici ol.
Bilgin kişinin rütbesi rütbelerin en üstünüdür.
Bilgin ölse de yaşar; cahil ise yaşarken de ölüdür.
Bilgisiz kişiyi bir işte, bir düşüncede ya pek ileri gitmiş görürsün, ya da pek geri kalmış.
Bilgiyi ehli olmayana veren, o bilgiye zulmetmiştir.
Bilmediğin şey hakkında konuşmayı ve üzerine düşmediği halde söz söylemeyi terk et.
Bin kapıdan, yüz bin kaleden içeri girebilirsin de küçücük bir gönülden içeri giremezsin.
Bir devletin başı, sahip olduğu iktidardan; bilgin, ilimden; iyiliksever, yaptığı iyiliklerden; ihtiyar da yaşından ötürü saygı görür.
Bir gerçeği savunurken ona önce kendiniz inanmalısınız, başkasını inandırmak sonra ki iş.
Bir insana başkaları yanında verilen öğüt, öğüt değil, hakarettir.
Birbirine aykırı olarak çağrılan iki yoldan biri mutlaka yanlıştır.
Borçların çokluğu, doğru adamı yalancı, şerefli adamı da yemininden dönmek yapar.
Cahil, ne kendi eksiğini görür, ne de öğütlere kulak asar.
Cahilden uzak kalmak, akıllıya yaklaşmakla eşittir.
Cahiller çoğalınca bilginler garip olurlar.
Can gözü kör olunca, gözle görüşün bir yararı yoktur.
Cehaleti ilimle geri çevirin.
Cimri, her zaman aşağılıktır, kıskanç olan her zaman işkencededir.
Cömertlik, istemeden önce vermektir. İstendikten sonra vermek utançtandır ve kötüdür.
Çok şakacı insanı ciddiye almazlar.
Dil, aklın tercümanıdır.
Dil, insanın terazisidir.
Dili tatlı olanın arkadaşı çok olur.
Dilsiz ol, yalancı olma.
Doğruluk en iyi yol, bilgi en iyi kılavuzdur.
Doğruluk, hakkın dilidir.
Dost, sen yokken dostluk şartını yerine getiren kimsedir.
Dostlukta aşırı gitme, kim bilir belki o dostun bir gün düşmanın olur, düşmanlıkta da aşırı gitme, kim bilir belki o düşmanın bir gün dostun olur.
Dostunun düşmanını, kendine dost seçme.
Dünyanın en değerli hazinesi öğüttür, ama ondan ucuzu da yoktur.
Düşmanlık, kalbi meşgul eder.
Düşünce akılların cilasıdır.
Düşünce ve prensiplerini kendi hayatlarında da uygulayan kimselerin bilgi ışıklarıyla aydınlanınız.
Düşünün, sonra konuşun, yanılmalardan kurtulacaksınız.
Edep, aklın suretidir.
Eğer ararsak kendimize kolayca düşman bulabiliriz, ama ne kadar ararsak dost bulmak kolay değil.
Eğlence ve zevke kapılan, akıldan kaybeder.
En akıllı insan, öğütleri dinlemekten vazgeçmeyen insandır.
Garip, dostu olmayan kimsedir.
Gerçek bilgin, bildiklerinin bilmedikleri yanında daha az olduğunu anlayandır.
Gerçek dost, sıkıntı zamanında imdada yetişendir.
İki şey vardır ki sonu bulunmaz; ilim, akıl.
İki şey vardır ki yitirmeden kadri bilinmez; gençlik ve afiyet.
İlmin bereketi güzel ameldir.
İlmini saklayan cahil gibidir.
İnsanın utanması, örtüsüdür.
İnsanların değerlerini ölçmek için değerli olmak gerek.
İnsanların en acizi insanlardan kardeş edinemeyenidir. Bundan daha acizi de kardeş edindikten sonra onu yitirendir.
Kıskançlık, ruhun hapsidir.
Kıskançlık, vücudu kemirir.
Malından vermeyeni zenginlerden sayma.
Mazideki esefli ve üzüntülü olaylarla kalbini doldurma, gelecekte uğraşmaya zaman bulamazsın.
Namus, güzelliğin sadakasıdır.
Nerede bir bilgin görürsen, hemen buyruğunu kabul edip hizmetine gir.
Nice kan vardır ki, onu dil döker.
Öfke korkunç ateştir. Onu bastıran, ateşi söndürür, yapamayan, içinde yanıp gider.
Öldükten sonra yaşamak isterseniz kalıcı bir eser bırakınız.
Ölüm ahiretin kapısıdır.
Ölümü unutmayan, güzel şeylere tutkun olur.
Ölümün belirtisi doğmaktır.
Parçalayıcı ve yiyici yırtıcı hayvan, zalim ve zorba bir validen iyidir.
Rezil kişilerin başa geçmesi, insanlara afettir.
Sabır en güzel huy, ilim de en şerefli süs eşyasıdır.
Sana cefa edeni utandırman için hoşça geçinmeye çalış.
Seni yalnız iyi günlerinde arayan, düşkün günlerinde senden kaçacaktır.
Seni, sende bulunmayan özellikler ve değerler icat ederek koltuklayan, bir gün gelir yapmadığın suçları da üstüne yığarak seni çekiştirmeye, çeliştirmeye kalkar.
Sırlarını ona buna açıyorsan, başına gelecek zilletlere razı ol.
Sızlanmak, sabırdan zordur.
Soruya verilen cevap çoğalınca doğru gizli kalır.
Söylemediğin sözün hakimi, söylediğin sözün mahkumusun.
Söz ilaçtır, azı yaşatır, çoğu öldürür.
Söz; ok ve mızraktan daha tesirlidir.
Sözün güzelliği, kısalığındadır.
Susmak, ağırbaşlılığı arttırır.
Şehvet bir kapıdan girer, akıl öbür kapıdan çıkar.
Şeref ve soyluluk, yüksek özellik ve niteliklerden gelir, ataların çürümüş kemiklerinden değil.
Terbiyesizlikle kendisini düşüreni, soydan gelme asalet yükseltemez.
Tövbe etmek elindeyken, ümidini kesene şaşarım.
Uygunsuz yerlere giren, kendini töhmete kaptırır.
Üç sınıf Allah sevgisinden uzak tutulmuştur: zalimler, onlara yardakçılık edenler ve zulmü hoş karşılayanlar.
Üç şey hayatı tatsızlaştırır: kin, kıskançlık ve kötü huyluluk.
Üç şey insana hayatı zindan eder: Ağırlaşan aile yükü, borçların baskısı ve bir hastalığın sürüp gitmesi.
Yakınlarına yardımı bırakan, düşmanlarına yardım etmiş olur.
Yoksullarla otur, şükrünü artırırsın.
Yumuşak ahlak, soyluluk ve büyüklüktendir.
Yumuşak konuş, sevilirsin.
Yükseklik taslamak alçaltır, alçak gönüllülük yükseltir.
Zaman uzasa, sonu gecikse bile sabreden mutlaka zafere ulaşır.
Zayıfları ziyaret etmek alçak gönüllüğündendir.
Zulme ve kötülüğe karşı çıkmayan daha belasına uğrar.

Hiç yorum yok: